top of page

SERGİ - ARALIK  2014

 

SELÇUKLU KÜLTÜRÜNÜN ANADOLUDAKİ EŞSİZ AÇIK HAVA MÜZESİ

 

AHLAT'ın ARAPÇA YAZITLI   MEZARLARI

AHLAT Van Gölü'nün kuzeybatı kıyısında sahil kenarında kurulu, 35.000 nüfuslu, Bitlis iline bağlı bir ilçedir. Kuzeyinde Muş iline bağlı Bulanık ve Malazgirt ilçeleri, batısında Muş ili, güneyinde Van Gölü, güneybatısında Tatvanve Bitlis, doğusunda ise yine Van Gölü ve Adilcevaz ilçesiyle sınırlıdır.

Şehrin en eski sakinleri olan Urartular buraya "Halads" derken, Türkler ve İranlılar "Ahlat", Kürtler "Xelat", Ermeniler"Şaleat", Süryaniler "Kelath" ve Araplar "Hil’at" demişlerdir.

Bir dönem 300.000 kişinin barındığı   bu şehir ayrıca islam dünyasında "Kubbet-ül islam" olarak da bilinir. En çok dev boyutlardaki mezarlarıyla tanınıyor. 

 

Ahlat'ta 6 tane mezarlık bulunmakta. Büyük mezarlıkta (Meydan Mezarlığı) 7-8 bin mezar taşı yer alıyor. Taş ustaları, Selçuklu döneminin çok önemli sanatkarları arasında. Anadolu'nun değişik yerlerinde benzersiz mimarisi ile göze çarpan yapıların Ahlat'lı mimarların elinden çıktığı anlaşılıyor.

Taşlar 1 metre en ve 3,5 metre boya kadar çıkabiliyor. Bölgedeki volkanik kayalardan genellikle ponza taşı kullanılmış. Bu kadar büyük taşlar kullanılmış olması, Türkistan'dan göçlerle gelen Türklerin Orhun Anıtları geleneğini yeni geldikleri bu topraklara da taşıması olarak değerlendirilebilir.

Mezarlar, çatma lahit, şahidesiz sandukalı mezarlar ve şahideli mezarlar şeklinde yapılmış. Mezar taşlarında kişi bilgileri arapça yazılı iken, yan ve ayak şahidelerinde yer alan kişi hakkında yazılan şiirler, methiyeler farsça yazılmış. Mezarlıkta okunan isimlerin nerdeyse tamamına yakını Türkçe. Ermeniler zaten Ahlat'ın dışında mağaralar bölgesindeki kaya evlerde yaşadıklarından, bu civarda mezarlıkları bulunmamakta. Moğol istilaları esnasında gelen budist Uygur Türklerinin de mezarları buralarda yer alıyor. Bunu mezar taşlarında yer alan lotus çiçeklerinden anlıyoruz.

Taşlarda bulunan motiflerde İslam öncesi Türklerin Türk inancına göre evren ve sonsuzluğun sembolü olan eder motifleri, Buda'nın sembolü olan lotus çiçeği ve Zümrüd-ü Anka kuşları genellikle gözlemlenen motifler arasında yer alıyor.

Ölünün isminin yanında hayattayken yaptığı iş, mesleği de yazdığından, oldukça önemli bir sosyal ve iş hayatı ile ilgili bilgi kaynağı.

Bunların yanında bölgede 30 civarında Kümbet tarzı Akıt'lar da var. Bölge halkının akıt demesinin sebepleri üzerinde araştırmalar yaparken şu sonuca ulaşıldı: Kırgızcada akıt; nihai, son yer anlamında kullanılmakta.

Mezar taşlarındaki yazıtlar Arap alfabesiyle Farsça, Arapça ve Türkçe yazılmasına, bir çok üniversitenin seferber olmasına karşın çok azı okunabilmiştir. 

 

bottom of page